Ön dişlerdeki estetik uygulamaları detaylandıracağımız bu yazının ilk bölümünde dişlere en az dokunuşla sağlanan Bleaching – Diş Beyazlatma, Ortodontik Tedavi – Diş Teli Tedavisi – Şeffaf Plaklar ve Porselen Lamina – Yaprak Porselen kozmetik uygulamalardan bahsetmiştik. Bahsettiğimiz yöntemlere ilaveten travmaya veya yaygın çürüklere bağlı madde kaybının çok olduğu, farklı nedenlere bağlı ve geri dönüşü olmayan renklenmeler ve dişin mineral yapısındaki bozukluklar, ağızdaki eksik diş sayısının çok olduğu veya ağızda hiç diş olmaması gibi durumlarda estetik ve uzun ömürlü protezleri gelişen teknolojinin de yardımıyla kısa süre içinde uygulayabiliyoruz. Peki nedir bu estetik uygulamalar?
Artık kliniklere başvuran hastalarımız ağızlarında kullanılacak malzemelerin detayları hakkında ya bilgi sahibi olarak ya da bilgi sahibi olmak üzere geliyor. Doğru ve yanıltıcı birçok bilgiye sahip internet, kişiye genel bir fikir verse de hastalarımız kendilerine uygun en doğru bilgi ve tedavi yöntemini yine hekimlerinden alacaklarını unutmamalıdır. Her alanda olduğu gibi alanımız Diş Hekimliğinde de, kullanılan malzemelerin kalitesi ve teknik işçiliğin titizliği tedavi başarısını arttıran en büyük faktördür.
Genelde Bonding olarak bilinen Kompozit Laminalar, beyaz dolgularda kullanılan malzemelerin hekim tarafından ağızda direkt uygulandığı, hekimin işçiliği ve estetik öngörüsüne göre değer kazanan estetik uygulamalardır. Tek seansta bitirilebilen ancak son derece hassasiyet gerektiren Bonding Uygulamaları aynı gün bitirilebileceği için zaman problemi olan hastalar için sunulan pratik bir yöntemdir. Bitirme ve cila işlemleri ağızda yapılan Bonding Uygulamaları, Porselen Lamina ve Metalsiz Restorasyonlara göre daha pratik bir yöntem olmasına karşın nispeten kısa kullanım ömrü ve bakımı ve hijyeni iyi sağlanamadığında yüzeyinde plak birikimi ve renklenme gibi dezavantajlara sahiptir.
Uzun süredir ve halen başarılı bir şekilde kullandığımız içinde metal olan kaplamalar yerini yavaş yavaş ışık geçirgenliği dolayısıyla estetik özelliği daha yüksek olan metalsiz kaplamalara bırakıyor. Bunda insanımızın kullanılan malzemelere olan ilgi ve bilinç düzeyinin yüksekliği ve estetik beklentinin artması büyük rol oynuyor. Son zamanlarda ismi çok fazla duyulan Zirkonyum, kimyasal ve yapısal olarak metal özelliği taşıyan ama beyaz renkli bir malzemedir. Zirkonyumlara göre daha hassas ve kırılgan olan Cam Seramikler çok hassas bir işçilik gerektirirler. Gelişen üretim teknolojileri sayesinde dijital ortamda tasarlanan, CNC veya basınçlı enjeksiyon yöntemiyle üretilen metalsiz kaplamalar özellikle ön estetik bölgede dişeti ve kaplama sınırlarının son derece doğal bir görünüme kavuşmasını sağlarlar. Zirkonyum ve Cam Seramikler gibi metalsiz kaplamalar hiçbir alerjen özelliği bulunmayan Biyouyumlu estetik malzemelerdir. Özellikle gülümsediğinde dişetleri görünen, ince dişeti karakterine sahip bireylerde ve metal alerjisi olanlarda tercih edilirler. Çok geniş bir renk yelpazesine sahip bu malzemelerle üstün estetik uygulamalar yapılabilir.
Dişler çeşitli nedenlerle kaybedilebilir, önemli olan kaybedilen dişlerin yerlerine konulan kaplamaların ve protezlerin doğal bir estetiğe sahip olmasıdır. Modern Diş Hekimliğinde eksik bir dişi yerine koymak için boşluğun yanındaki dişleri küçültüp yapılan porselen köprüleri mecbur kalmadıkça tercih etmiyoruz. Köprü yapmak için küçültülen dişler sağlam mine dokusunu kaybettikleri için çürüyebilir ve bu durum ilgili dişin çekilmesine kadar gidebilir. Ağızda diş eksikliğini telafi etmenin en doğru yolu implantlardır. İmplantlar eksik dişin bulunduğu alana yerleştirilen Titanyumdan üretilmiş yapay diş kökleridir. Yerleştirildiği alanda kemik dokunun eriyip küçülmesini engelleyen implantlar, bulunduğu alanda dolgunluk yaparak dudak ve yanakların çökmesine engel olur ve böylelikle yüz estetiğinin sağlanmasına da katkıda bulunmuş olurlar. Yapay diş kökü olarak yerleştirilen implantların üzerine diş hekiminiz sizin için en uygun kaplamayı belirleyip yerleştirecektir. Bu konuda hekiminizin tavsiyeleri sizin için en doğru rehberdir.
Dişetlerinin rengi ve yapısı bireyin ten rengi gibi kişiden kişiye değişir. Sağlıklı bir dişeti, portakal kabuğu dokusundadır. Kumral bireylerde açık, Esmer bireylerde koyu pembe renklidir. Sigara içen bireylerde dişeti ve dişler arasında koyu renkli bir pigmentasyon hattı bulunur. Dişlerin kontak noktalarının altında kalan dişeti kısmına papil adı verilir. Dişeti papilinin ödemsiz, kanamasız olması, dişlerin arasını tam olarak dolduracak şekilde ve gülme hattı boyunca simetrik bir pozisyonda olması estetik bir görünüm sağlar. Eğer kişi gülümsediğinde dişetleri görünüyorsa bahsedilen faktörlerin hepsi gülüş estetiğini olumlu veya olumsuz etkiler. Dişeti gülümsemesi olan bireylerde Gülüş Tasarımında, estetik bütünlüğü sağlamak için küçük cerrahi işlemler ile dişetleri yeniden pozisyonlandırılabilir ve düşük doz lazer uygulamalarıyla depigmentasyon yapılarak dişeti rengi açılabilir.
"Güzellik müthiş bir kudret, gülümseme ise onun kılıcıdır“
Charles Reade